Milli Takım'a Dair



Dünya Kupası Eleme Grubu maçlarındaki performansımız, kadro seçimi ve ortaya çıkan tartışmalar öyle bir seviyeye geldi ki; bende bir şeyler karalasam fena olmaz diye düşündüm. Sürekli teknik ekibe ve futbolculara yöneltilen suçlamaların da yanlış olduğunu ifade ederek, düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ruhumuz eksik..

Performansın yüksek olması için öncelikle başarıya inanmak gerekir. İnanmak akılla, bedenle ve ruhla gerçekleşir. Ancak görüyoruz ki; oyuncularımızın sadece bedenleri sahaya çıkıyor. Akılları nerede, ne ile meşgul kestiremiyoruz. Ruhları ise; hiç yokmuş gibi... Ben kendimi bildim bileli bu derece inançsız bir milli takıma rastlamadım. Yıllarca eleştirilen; Hakan Şükür,Tuncay Şanlı, Bülent Korkmaz,Nihat Kahveci,Rüştü Reçber,Alpay Özalanlar... Ahh diyor insan, yanlış yapmışız, yüreğini ortaya koyanı eleştirip; yabana atmışız. Şimdi o inanan Türk evlatlarını arıyor gözlerimiz ve ne yazık ki bu hislerimiz uzun süre peşimizi bırakmayacağa benziyor.

Abdullah hocanın kadrosu!

Kusura bakmayın ama buna inanmak için, özür dileyerek belirtiyorum; aptal olmak gerekir. Her hafta birden fazla maçı canlı ve yerinde izleyen, tüm maçlara oyuncuları izletmek için yardımcılarını gönderen Abdullah hocadan bahsediyorum. Sezon başından bu yana takımında yalnızca 9 dakika oynama şansı bulan Mehmet Ekici'yi kadroya çağıran ve forma şansı veren Abdullah Avcı ise; bende bu işten bir nebze olsun anlamayan, safın tekiyim. Menajeri güçlü olanın şans bulduğu, gizli güçlerin yönetmeye çalışıp rezil ettiği bir milli takıma sahibiz. Kimse Abdullah hocayı suçlamasın. Eminim ki o da istifa etmek için can atıyor fakat henüz kendisine izin çıkmadı. Futbolumuzu yerle bir eden gizli güçler olduğu sürece milli takımımızdan başarı beklemekte bizim ölüyü diriltme çabamızın bir eseri olsa gerek. "Allah'tan ümit kesilmez" deriz ya; işte durumumuzu açıklayan en güzel söz dizisi...

Ortaya attığım iddiaları destekler nitelikte bir küçük anektodu da anlatmak istiyorum. Milli takımımızda sürekli şans bulan isimlerden biri; yaz tatilini birlikte geçirdiği bir dostuna anlatıyor. Milli takımı hiç böyle hayâl etmemiştim diyerek başlıyor söze. "Koskoca milli takımda teknik direktörün değil bir futbolcunun sözü geçiyor" diyerekte ekliyor. Daha birkaç ay öncesinde yaşanmış olan bu hadise, birçok gerçeği de gün yüzüne çıkarıyor.

Selçuk İnan, Burak Yılmaz, Hakan Balta, Umut Bulut gibi isimlerin ne hikmetse milli takıma gelip hep birlikte sakatlanmaları da bana pek inandırıcı gelmedi. Semih Kaya'nın neden oynatılmadığı ya da yaptığı hatalara rağmen Volkan'ın neden değiştirilemediği de tartışılmalı.

Ve sonuç olarak; inatla iddiamın arkasındayım. Kesinlikle milli takımımızda eleştirilmesi gereken kişi Abdullah Avcı değil! Elini attığı her sektöre, her kuruma zarar veren bir adamın yönetimine bırakılmış bir ülkeyiz ve buna göz yumanlar yüzünden, bu durumu fazlasıyla hak ediyoruz. Değişim şart ama değişecek olan teknik direktörümüz değil; oyuncular ve federasyondur.

Ahmet Mert CAN

Yorumlar